Loading…

Perceived Utility: An Experimental Study in Behavioral Economics

Rasyonelliğin (akılcığın) kabul edildiği ve insanların doğal yapısı gereği bencil olduklarına olan inancın hâkim olduğu 18’inci yüzyılda sosyal bir bilim olarak insanı gaye edinen iktisadın, ilk gayreti bireyini “rasyonellik ve bencillik” temel varsayımları üzerinden evrensel bir yapıya kavuşturmak...

Full description

Saved in:
Bibliographic Details
Published in:Bingöl Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi 2021-01, Vol.5 (2), p.403
Main Authors: CEVİZLİ, İbrahim, BİLEN, Mahmut
Format: Article
Language:eng ; tur
Subjects:
Online Access:Get full text
Tags: Add Tag
No Tags, Be the first to tag this record!
Description
Summary:Rasyonelliğin (akılcığın) kabul edildiği ve insanların doğal yapısı gereği bencil olduklarına olan inancın hâkim olduğu 18’inci yüzyılda sosyal bir bilim olarak insanı gaye edinen iktisadın, ilk gayreti bireyini “rasyonellik ve bencillik” temel varsayımları üzerinden evrensel bir yapıya kavuşturmak olmuştur. Bu bireyin amacı da “faydasını maksimize eden” olarak tanımlamıştır. Nihayetinde de ’Homo-economicus’’ yani “Rasyonel İktisadi Birey” vuku bulmuştur. Ancak bilişsel kısıtlara vurgu yaparak ortaya çıkan davranışsal iktisat, ana akım iktisadın birey tanımlamasında göz ardı edilen hususlara dikkat çekerek mevcut teorilerin geçerliliklerinin daha da artırılabileceğini öne sürmektedir. Bu çalışmada temel olarak iktisat biliminin bireyini tanımlarken esas aldığı fayda maksimizasyonu olgusu davranışsal iktisat perspektifinden bir deneysel çalışma ile analiz edilmiştir. Araştırma, ana akım iktisat (Neoklasik iktisat) tarafından göz ardı edilen algıların fayda üzerindeki etkisini göstermeyi amaçlayarak önemini ortaya koymaktadır. Araştırma Yalova/TÜRKİYE’de bulunan bir askeri birlikteki askerleri kapsamaktadır. Çalışmada iki ayrı denek grubuna aynı ürün farklı fiyat etiketleri ile tattırılarak analiz gerçekleştirilmiştir. Deneyden deneklerin %60,7’sinin “fiyat ve şaşırtmaca” algısına kapılarak rasyonellik varsayımından uzaklaştığı sonucu elde edilmiştir. Bu kapsamda bu çalışma “algılanan fayda” olgusunu ortaya çıkartarak özgün bir çalışma niteliğini taşımaktadır.
ISSN:2651-3234
2651-3307
DOI:10.33399/biibfad.912011